Tekrarı asla yaşanmamalı

Bayrak krizinin, Çözüm Süreci’ni sabote etmeye dönük niyetlerin eseri olduğu kesin!

Çünkü şu dönemde böyle bir krizden kimlerin yarar umabileceğini sorduğunuz zaman karşınıza PKK çıkıyor.

PKK denince İmralı’yı değil Kandil’i düşünmek lâzım.

Kürtçü siyasetin oyun kurucuları Çözüm Süreci’ne inançla destek verdiklerini söylüyorlar.

Öcalan önceki gün İmralı’ya giden HDP heyetine “tarihi bir aşamadayız; başarılı olacağımıza inanıyorum“ demiştir.

Konuşmasında üç önemli mesaj dikkati çekiyor:

“Provokasyonlara karşı iki tarafı da uyarıyorum;

“Yeni aşamanın hayata geçirilmesi için umudum aynı kararlılıkla sürmektedir;

“Çatışmasızlık durumuna mutlak saygı göstermesini iki taraftan da beklemekteyim.”

PKK ayrı telden…

Diyarbakır’daki bayrak krizi PKK yapımı bir provokasyondur.

PKK dünyanın son terör örgütü unvanını kazanmak inadına takılmış halde değilse süreci desteklemek zorundadır.

Ama sürecin hedeflerine ilerlemesi PKK eylemleri yüzünden aksıyor zarar görüyor.

Kürt kökenli iktidar milletvekili Mehmet Metiner PKK’nın “Öcalan’ı boşa çıkarmak” istediğini öne sürüyor.

Metiner PKK’nın ilk defa evlâtlarını geri isteyen annelerin eylemi sayesinde sorgulanmaya başladığını hatırlatarak şu kritik soruyu sordu:

“PKK’nın dağda kalmasını gerektiren hiçbir sebep yok. Kürtleri halâ dağa çağırmaya çalışan KCK’ya sesleniyorum; nedir amacınız?”

Dağa çıkarılan çocukların anneleri üstünden gelişen tartışma, insani duyarlılıkların da itişleri ile Çözüm Süreci’nin motoru olabilir.

Bayrak gündemi örttü

Siyaset bir yandan Kürt sorununu çözmeye uğraşırken bir yandan da yaklaşan Cumhurbakanı seçimine formüller arıyor.

MHP lideri Bahçeli dün Başbakan’ın İmralı ile pazarlık yaptığını öne sürdü:

“AKP ile İmralı’nın pazarlığı şudur: Ver Güneydoğu’yu, al Çankaya’yı!”

Diyarbakır’da askeri birliğin önündeki Türk bayrağının indirilmesi ucuz atlatılmış bir küçük felâkettir.

Ve toplumsal ruh halimizin ikinci bir tahriki yumuşak atlatmaya elverişli olmadığını bilmek zorundayız.

Tedbirlerimizi, iş olup bittikten sonra metanetimizi korumak yolunda örgütlemek yerine kışkırtıcı eylemi işin başında durdurmak üstüne kurmalıyız.

Toplumun ve siyasetin bayrak yoluyla yapılacak bir hakarete ne kadar ağır ceza keseceğini bu vesile ile öğrendik.

Tanrı bizi kendi gazabımızdan korusun!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir