8. Sınıf Dörtel Türkçe Çalışma Kitabı Sayfa 115

Kıymetli öğrencilerimiz 8. Sınıf Dörtel yayınları Türkçe Çalışma kitabının tüm sayfalarının cevapları sayfamızda yer almaya devam ediyor. Sözcüklerle ilgili sorularda doğrudan ve dolaylı anlamları hatırlama hangi anlamlarda kullanıldığını belirleme ve sözcüklerin seçilme nedenlerini görme bu tip soruların doğru cevaplarını bulmak açısından önemlidir. Birçok bilim dalının ihtiyaç duyduğu alanlardan biri olan Aradığınız kitabın ilgili sayfasının çözümleri aşağıda yer almaktadır. Eğer doğru sayfayı görmüyorsanız muhtemelen çözümü henüz yapılmamıştır. Bu çalışma, bilgiyi uzun hafızaya atmak açısından çok etkilidir. Aynı zamanda bilgiyi zihninizde daha net görmenizi, konular arasındaki ilişkileri daha iyi kurmanızı kolaylaştırır, genel resmi görmenizi sağlar. Ara vermek çalışmanın bir parçasıdır.
Ara vermeden, kesintisiz, non-stop yapılan bütün çalışmalar verimsizdir.

Sizler için diğer tüm sayfaları hızlıca sayfamıza eklemek için yoğun çaba sarf ediyoruz. Eğer ilgili sayfanın cevaplarını göremiyorsanız bu sayfa muhtemelen çözülmemiştir. Bu durumda kısa bir süre sonra sitemizi yeniden ziyaret ediniz. Öğrencilerimize tavsiyemiz buradaki cevapları kitaplarına geçirmeden önce kendiniz yapıp burayı sadece kontrol amaçlı kullanmanızdır. Herkese okullarında başarılar diliyoruz.

Sayfanın Cevapları:

8. sınıf Dörtel Yayıncılık Türkçe çalışma kitabı cevapları, sayfa 113-114-115-116-117-118, Garip Bir Hediye metni etkinlik cevaplarını içerikte bulabilirsiniz.

⇒ Garip Bir Hediye Metni Cevapları Sayfa 113 ⇐

1. ETKİNLİK

Oku­ya­ca­ğı­nız met­nin baş­lı­ğını ve gör­sel­le­ri­ni in­ce­le­ye­rek me­tin­de an­la­tı­lan­la­rı tah­min edip ya­zınız.

Görsellerden olayın İstanbul’da geçtiğini anlayabiliyoruz. Görsellere ve başlığa baktığımızda, üzgün bir adamın muhtemelen kendisine hediye edilen tıraş fırçasından kurtulmak istediğini fakat bunu yapamadığını anlayabiliriz. Adamın elinde traş fırçasıyla bir dükkanın önünde durmasından ve dükkan sahibinin elinde birşeyleri incelemesinden, tıraş fırçasındaki bir parçanın değerli olabileceğini tahmin edebiliriz.

2. ETKİNLİK

Met­nin oku­nu­şu sı­ra­sın­da öğ­ret­me­ni­ni­zin okumayı durdurup sor­du­ğu so­ru­la­rı ce­vap­la­yı­nız.

Bu etkinlik sınıfta yapılacaktır.


⇒ Garip Bir Hediye Metni Cevapları Sayfa 114 ⇐

3. ETKİNLİK

Aşa­ğı­da­ki ke­li­me­le­rin an­lam­la­rı­nı metnin bağlamından yararlanarak tahmin edip yazınız. Son­ra yaz­dık­la­rı­nı­zı söz­lük­te­ki an­la­mları ile kar­şı­laş­tı­rı­nız.

hüzün: Gönül üzgünlüğü, gam, keder, sıkıntı

ümitsizlik: Umutsuz olma durumu

garip: Dokunaklı, hüzün veren

kıymetli: Değeri olan veya değeri yüksek olan

servet: Varlık, zenginlik, mal mülk

elmas: Mücevher olarak kullanılan, saydam, değerli taş

çekingen: Her şeyden çekinen, ürkek, tutuk (kimse), muhteriz

4. ETKİNLİK

Oku­du­ğu­nuz me­tin­de­ki olay, yer, za­man, şa­hıs ve var­lık kad­ro­su­nu be­lir­le­yip ya­zı­nız.

Hikayedeki olay nedir?
Bir adamın yoksulluk nedeniyle, zamanında kendisine hediye edilen bir tıraş fırçasını satma çabası.

Hikâyede anlatılan olayın gerçekleştiği zamanı yazınız.
Savaş sonrası bir zaman

Olayın geçtiği yer neresidir?
İstanbul

Hikâyedeki şahıs ve varlık kadrosunu yazınız.
Feridun, kuyumcu, ihtiyar Yahudi


⇒ Garip Bir Hediye Metni Cevapları Sayfa 115 ⇐

5. ETKİNLİK

Refik Halit Karay kim­dir? Araş­tır­ma­la­rı­nız so­nu­cun­da edin­di­ği­niz bil­gi­le­ri ya­zınız.

Aşağıdaki bağlantıya tıklayarak konu hakkında yazılmış bir araştırma yazısına ulaşabilirsiniz.

Refik Halit Karay Kimdir?

6. ETKİNLİK

Aşağıdaki şiirden hareketle bir hikâye yazınız.

KIŞ AĞACI
Mevsim kış
Ağacın dalları çıplak
Pencerenin önünde çocuk,
Ağaca bakıp acıyor:
“Meyvesi yok, yaprağı yok,
Ne kadar yoksul bu ağaç!”
Oysa ağaç zengin mi zengin,
Dallarında yazdan kalma anılar,
Kızıl elmalar…
Pembe çiçekler…
Uyuyor kışın beşiğinde ağaç.
Uyanıyor penceredeki çocuk.
İbrahim DEMİRCİ


⇒ Garip Bir Hediye Metni Cevapları Sayfa 116 ⇐

(Örnektir)

ELMA AĞACI

Bir kış günüydü. Kar yağmış, sokakta in cin top oynuyordu. Evde yapacak birşey yoktu. Pencerenin önüne geçtim. Dışarıyı izlemeye başladım. Bahçedeki elma ağacı dikkatimi çekti. Üzerinde yaprak kalmamıştı. Üzerindeki beyaz karlar sanki bir yorgan olmuş, ağaç da mışıl mışıl uyuyordu. Onun bu yapraksız, meyvesiz, cansız haline üzülmüştüm. Sanki yoksuldu bu ağaç. Aynı geçen seneki biz gibi.

Geçen sene babam işten çıkarılmıştı. Çok zor durumda kalmıştık. Komşuların yardımıyla günde iki öğün yemek yiyebiliyor, elektrik gitmesin diye televizyon açamıyorduk. Işık yakmamak için erkenden yatıyorduk. Evdeki birkaç eşyayı da satmıştı babam. Bir müddet evde, aynı elma ağacının durumu gibi durgun, neşesiz bir hava hakim olmuştu.

Sonra televiyonun yokluğunu da fırsat bilerek muhabbet etmeye başladık. Eski güzel anılarımızdan bahsettik. Birbirimize hikayeler anlattık. Güldük, eğlendik. Yoksulluğumuzu unutmaya çalıştık. Güzel günlerin yakın olduğunu biliyorduk. İsyan etmiyorduk. Bu yoksulluk günleri sanki bir hazırlıktı. Doğacak günden önce gelen karanlıktı. Hayat bize biraz dinlenin demişti sanki. Aynı doğanın elma ağacına dediği gibi.

Çok geçmeden babam bir iş buldu. Hem de parası bol bir iş. Yoksulluktan kurtulmuştuk. Bu bize ders olmuş, elimizdekilerin kıymetini bilerek dört elle sarılmıştık yaşamımıza.

Bunları hatırlayınca elma ağacının yoksul olmadığını, yaz için dinlendiğini düşünmeye başladım. Şu an anıları ile başbaşa, daha güzel, daha bol meyveler vermek için sadece dinleniyordu…


⇒ Garip Bir Hediye Metni Cevapları Sayfa 117 ⇐

7. ETKİNLİK

Aşa­ğı­da­ki res­mi in­ce­le­yi­niz. Res­min siz­de uyan­dır­dı­ğı duy­gu­la­rı an­la­tan bir şi­ir ya­zı­nız.

(Örnektir)

KÖYÜM

Dağların eteğinde köyüm,
Festival alanı gibi rengarenk.
Çarşaf çarşaf tarlalarım;
Bu ne kadar güzel bir ahenk.

Uzakta değil köyüm, yanı başımda,
Hasret yok, özlem yok, üzüntü yok.
Huzur doluyum bu tepe başında,
Kirlilik yok, kalabalık yok, stres yok…


⇒ Garip Bir Hediye Metni Cevapları Sayfa 118 ⇐

8. ETKİNLİK

Aşa­ğı­da­ki cüm­le­le­ri oku­yu­nuz. Cüm­le­ler­deki yük­lem­le­rin, ça­tı­la­rı­na gö­re ne tür fi­il­ler ol­du­ğu­nu alt­la­rı­na ya­zı­nız.

• Işığın altına gelince menevşeleri gözleriyle sevmek istedi.
Öznesine göre etken, nesnesine göre geçişli

• Adam yolun öte yanına geçmişti.
Öznesine göre etken, nesnesine göre geçişsiz

• Menevşelerin boyunları bükülmüştü.
Öznesine göre edilgen, nesnesine göre geçişli

• Adam, çiçekçinin ellerinde canlanan menevşelere bakıyordu.
Öznesine göre etken, nesnesine göre geçişsiz

• İnsanlar arasında bir anlaşma köprüsü kuruldu.
Öznesine göre edilgen, nesnesine göre geçişsiz

• Hoca bir gün eşeğine ters binmiş.
Öznesine göre etken, nesnesine göre geçişsiz.

• Ham meyveyi kopardılar dalından.
Öznesine göre etken, nesnesine göre geçişli

• Üşümüş olacak ki erkenden kıyıya çıktı.
Öznesine göre etken, nesnesine göre geçişsiz

• Adam, çiçekçinin yanına oturdu.
Öznesine göre etken, nesnesine göre geçişsiz

• Biraz bekledikten sonra kapıya doğru seslendi.
Öznesine göre etken, nesnesine göre geçişsiz

9. ETKİNLİK

Aşa­ğı­da­ki cüm­le­le­rin fi­il­le­rin­de­ek­sik bı­ra­kıl­mış yer­le­ri ta­mam­la­yı­nız.

• Çocuk düdüğü öttürdü.
• Ayşe’ye doğum günü hediyesi alındı.
• Görevliyi çağırıp rapor yazdırdı.
• Yerler daha yeni silinmiş.
• Sınıf bu sözlere gülüştü.
• Okulun önünde bultuk.
• Öğretmen kapıyı hizmetliye açtırdı.
• Bu konuda yeterince çalışma yapılmadı.
• Bu sıkıntılar yakında giderilecek.
• Sizden sonra ben de oradan ayrıldım.

 

“8. Sınıf Dörtel Türkçe Çalışma Kitabı Sayfa 115” için bir yorum

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir